İYİ Parti Denizli Milletvekili Yasin Öztürk, TBMM Genel Kurulu’nda Türkiye Adalet Akademisi Kanunu Teklifi’nin 8. maddesi üzerine söz alarak, yargı sistemine yönelik eleştirilerde bulundu. Öztürk, konuşmasına, 15 Ocak 1997’de şehit edilen Jandarma Astsubay Kıdemli Çavuş Şahin Oğuz Kayabaş’ı ve tüm şehitleri anarak başladı.
Öztürk, teklifi değerlendirirken, “Görünüşte teknik düzenlemeler içeriyor gibi sunulsa da bu teklif, AK Parti’nin adalet sistemi üzerindeki kontrolünü pekiştirme çabasının bir ürünü” ifadelerini kullandı. Adalet sisteminin tarafsız ve bağımsız olması gerektiğini vurgulayan Öztürk, Türkiye’de yargının siyasallaştığını ve iktidarın kontrolüne girdiğini belirtti.
Teklifte, Türkiye Adalet Akademisi’nin kamu tüzel kişiliğine, bilimsel, idari ve mali özerkliğe sahip olacağı ifade edilse de Öztürk, “Türkiye’de ‘özerklik’ kelimesi anlamını yitirdi. Üniversiteler ve kamu kurumları siyasi baskılarla yönetiliyor. Adalet Akademisi için de benzer bir kader öngörmek zor değil” dedi.
Eğitim programları ve yargı mensuplarının eğitim süreçlerine değinen Öztürk, “Bu programların bağımsız ve tarafsız bir yargı sistemi oluşturmak amacıyla değil, iktidarın siyasi ajandasına uygun bir şekilde düzenlenmesi kuvvetle muhtemel” açıklamasında bulundu.
Öztürk, AK Parti’nin “reform” adı altında attığı adımların yargı bağımsızlığını zayıflattığını ifade ederek, “Ahlak yoksa yasalar hiçbir işe yaramaz. Türkiye’de adalet terazisinin ayarları bozulmuştur. Bu teraziyi düzeltmek için gerçek, bağımsız ve özgürlükçü bir reforma ihtiyaç var” dedi.
Konuşmasını Fatih Sultan Mehmet’in sözleriyle tamamlayan Öztürk, “Aklı öldürürsen ahlak da ölür, akıl ve ahlak öldüğünde millet de bölünür. Kadıyı satın aldığın gün adalet de ölür, adaleti öldürdüğün gün devlet de ölür” ifadelerini kullandı.
CUMHA – CUMHUR HABER AJANSI